Cihan Dura |
Bu yazı bir özettir. Sayın Ramazan K. Kurt’un, 2008 tarihli “Yahudi Kürtlükten Nakşibendi - Halidi Şeyhliğine Barzaniler” adlı makalesinden[i] yaptım. Özeti yaparken, anahtar sözcük olarak sırasıyla “Yahudi, Yahudilik, Barzani, isyan” sözcüklerine öncelik tanıdım.
‘***’
Barzani aşireti, Osmanlı Türkiye'sinin parçalanmasının
ardından, Türkiye Cumhuriyet’ine karşı kullanılmak üzere ABD-İsrail-İngiltere
üçlüsünün semirttiği bir "mayın eşeği"dir. Barzani aşireti her
fırsatta Osmanlı Türkiye'sine isyan etmişti.
Yahudi Barzani ailesi Yahudilikten Müslüman
Nakşibendî-Halidi tarikatına doğru müthiş bir dönüşüm yaşamıştır. Yahudi Kürt
Barzani ailesi 19. Yüzyılda birden hidayete ererek Müslüman oluyor. Barzaniler
1900'lere kadar Barzan köyünde kurdukları tekkelerde pek çok Nakşibendî-Halidi
mürit yetiştirdiler.
1900'lerden günümüze kadar Barzan köyü İngiliz,
Yahudi, Rus, İran, İsrail ve ABD ajanlarının uğrak yeri oldu. Barzan
köyü-kasabası Türkiye, Irak ve İran sınırının kesişme noktasında yer alıyor.
Barzan önce Yahudi hahamlar sonra da Nakşibendî tarikatı şeyhleri ile ve Kürt
milliyetçiliğinin cazibe merkezi olarak varlığını sürdürdü. Barzan Türkiye
sınırına 15, Kürt aşiret reislerinin büyük çoğunluğu Kadiri tarikatına
mensupken Barzaniler ile birlikte bölgeye Nakşibendî-Halidi tarikatı da
yerleşmiştir. Barzan, Kabala ve Tevrat merkezi olması dolayısıyla Mesihçi
inançların merkeziydi. Yani Yahudi Mesihçiliği bölgede Barzan merkezli olarak
yayılmıştı. Barzan Yahudiler için ikinci Kudüs'tü.
Barzani ailesine ait Nakşibendî-Halidi şeyhler müritlerine bağımsız
Kürdistan fikrini aşılamaktaydılar. Osmanlı Türkiye'si içindeki ilk fikrî anlamda,
eylem anlamında Kürt isyanını başlatan ilk Barzani, Nakşibendî-Halidi Şeyhi
I.Abdüsselam, müritleri tarafından Mehdi olarak kabul ediliyordu. Barzaniler
Yahudi kökenlerini gizlemek için Şafi mezhebine inanan Kürtler üzerinde İslam,
yani Nakşibendî-Halidi tarikatı üzerinden siyaset yapmaya yönlendirildiler.
Zaman içinde bölgede dini nüfuzlarını artırdılar.
Kürt isyanları ile Barzani aşiretinin ortaya çıkışı
hemen hemen aynı zamanlara denk geliyor. Barzani aşiretinin yaklaşık 200 yıllık
macerası Osmanlı Türkiye'sinin zayıflaması ile başlıyor. Aynı tarihler,
Siyonistlerin İsrail devletini kurmak için Yemen'den Filistin'e bölgeyi karış
karış dolaştığı zamandır da. Her nedense Yahudi ve İngiliz
"gezginler"in yolu bir vesileyle Barzan köyüne hep düşmüş.
Barzanlı Yahudi Kürt Taceddin Barzani'nin Nakşibendî
tarikatı Şeyhi Taha Nehri'den "icazet" alarak Barzan köyünde tekke
açması. Burada üzerinde durulması gereken bir husus var. Şeyh Taha Nehri'nin
tam adı: "Seyyid" Taha Nehri el Hakkâri'dir. "Nehri"
Şemdinli'nin Bağlar kasabasının adıdır. Türk ve Araplarda "Nehri"
veya "Hakkari" şeklinde kişi adı ve soyadı yoktur. Yerleşim
yerlerinin insan ismi olarak kullanılması Yahudilerde yaygındır. Hakkari'de de
Yahudi Kürtlerin olduğunu biliyoruz.
Şeyh Ubeydullah 1880 yılında ve aynı tarihlerde Cüneyt
Zapsu'nun da mensubu olduğu Bedirhan aşireti lideri Bedirhan, Osmanlı
Türkiye'sine isyan ettiler. Nakşibendî-Halidi Şeyhi II. Abdüsselam Barzani
liderliğindeki Kürt isyanı ise 1907 ve 1909'da İngilizlerin desteği ile
gerçekleşti. Abdüsselam Barzani'nin Osmanlı padişahına yazdığı mektupta dile
getirdiği istekler ile bugünün PKK'sı veya tarikatçı Kürtçülerin istekleri
aynı: "Kürtçenin bölgede resmi dil olması, bölgeye tayin edilecek resmi
görevlilerin Kürt olmaları, okullarda Kürtçe öğrenim yapılması
.
"Nakşibendî-Halidi Kürt Şeyhi Abdüsselam Barzani,
Osmanlı Türkiye'si tarafından 14 Aralık 1914'te Musul'da idam edildi. Şeyh
Abdüsselam, bugünün Mesud Barzani'sinin babası Molla Mustafa Barzani'nin
ağabeyidir. Yani Mesud Barzani'nin amcası… Barzani ailesinin adı yaklaşık 200
yıldır hep isyanlarla, sürgünlerle, İngiliz, Yahudiler, Ruslar, İsrail, İran ve
ABD ile birlikte anılmaktadır.
‘***’
Bölgenin en büyük Kürt aşireti Caf'a mensup Pir
Mikail'in oğlu Nakşibendî Şeyhi Halidi Bağdadi etkisini giderek
artırıyordu. Şeyh Halid Hindistan'a gidip Nakşibendî Şeyhi Abdullahi
Dehlevi'den el aldı. Şeyh Halid artık Kadiri değil Nakşibendî'ydi. Bağdat
valisinin koruması altında Şeyh Halid Süleymaniye'de "Halidiye
tekkesi"ni kurdu. Bağdadi kurduğu bütün dergâhlarda, medreselerde Kürtçeyi
eğitim dili haline getirdi. Bugün Türkiye'de dört büyük Halidi tekkesi var.
İslam tarikatları içinde en Ortodoks biri olan
Nakşibendî-Halidiye tarikatı, Barzani ailesine mensup şeyhlerin elinde İslami
olmayan pek çok töre ve uygulamaya cevaz verdi. Mehdilik, Tanrılık,
peygamberlik iddiaları domuz eti yeme ve şarap içme serbestisi gibi. Buna
rağmen "Nakşibendî Barzaniler" Türkiye'deki, özellikle Kürt kökenli,
Yahudi Kürt veya dönme kökenli Nakşibendî şeyhleriyle hep iyi ilişkiler içinde
oldular.
Kürt isyan önderlerinin çoğunlukla Nakşibendî olmaları
ilginç ve incelenmesi gereken bir noktadır. Sadece Osmanlı Türkiye'sinde değil,
Cumhuriyet Türkiye'sinde de, Şeyh Said'den Menemen'deki ayaklanmayı organize
eden Yahudi Kürt Şeyh Esad Erbil'e kadar isyana kalkışmaların liderleri Kürt
veya Yahudi Kürt Nakşibendî-Halidi şeyhleri. Menemen isyanında yer alanların
çoğunun Giritli Sabatayist ve Yahudi olması oldukça manidardır. Buradaki temel
argüman Mehdilik ve İngilizlerin kendilerine yardım edeceği, Cumhuriyet
Türkiye'sinin "kafir" bir yönetim olduğu şeklinde oldukça traji-
komik iddialardır.
Kürtçü İslamcı Halidî tarikatı mensubu Şeyh Said 13
Şubat 1925'te 14 ili kapsayan isyanı başlattı. İsyan iki ayda bastırıldı
bastırılmasına ama Türkiye çok ağır bedel ödedi. Musul ve Kerkük uçup gitti. Bu
film İngiliz yapımıydı. Senaryonun aynı olduğu günümüzdeki yeni filmin
yapımcısı ise ABD... Türkiye'deki Kürtçü isyanların hepsinin, PKK hariç
Nakşibendî-Halidi tarikatına ait şeyhlerin önderliğinde gerçekleştiğini
biliyoruz. Nitekim vatan haini Şeyh Said'in dedesi Şeyh Ali Septi, Kürtçe
eğitimin başlatıcısı Şeyh Halid-i Bağdadi'nin halifelerindendi.
Menemen isyanının elebaşı Şeyh Muhammed Esat Erbil'in
dedesi Şeyh Hidayetullah da Şeyh Halid-i Bağdadi'nin halifelerindendir.
İstiklal Harbi esnasında İngilizler tarafından kışkırtılarak Delibaş Mehmet
isyanını çıkartan Konyalı Zeynelabidin ve kardeşi de Nakşibendî-Halidi
tarikatına bağlıydı. Açıkçası siyasal İslamcıların "din kardeşliği"
ve "tarikat biraderliği" bir işe yaramamıştı. Ne Osmanlı'da ne de
Cumhuriyet Türkiye'sinde. Çünkü başını Yahudi Kürt ve Kürt Nakşibendî-Halidi
şeyhlerin çektiği Kürtçü isyanlar Osmanlının da cumhuriyetin de başına
"Batı" tarafından emperyalizmin"Kürt poşusu" olarak
dolanmaktaydı.
Nakşibendî-Halidî Yahudi Kürt Barzanî ile Marksist PKK
el ele... 5 Kasım 2007 Bush-Erdoğan buluşmasından bu tarafa PKK İslamcı ve
tarikatçı söylemlere yöneldi. Bir başka Nakşibendî-Halidi Şeyh Said Kürdi veya
Said Nursi'nin posterleri artık Güneydoğu'daki PKK/DTP mitinglerini süslüyor.
Öte yandan en azından PKK'nın bir kanadı
ABD-İsrail-İngiltere eksenince tasfiye edilerek yerine bir başka Said Nursî
ekolü temsilcisi Nakşibendî F.Gülen cemaatiyle doldurulmak isteniyor. Gülen
cemaati ile Barzaniler el ele Irak'ın kuzeyinde üniversite kurdular. F. Gülen
cemaatinden bazı yazarlar, yazdıkları kitap ve makalelerde Barzani ailesinin
Yahudi olmadığını ispat gayreti içindeler.
‘***’
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.