Aselsan (ASKERİ
ELEKTRONİK SANAYİ)
Ters Açı 1923 |
Kıbrıs Barış Harekâtı'ndaki eksikler, Türkiye’de askeri savunma sanayinin kurulmasının zorunlu olduğunu ortaya çıkardı. Barış Harekâtı ordumuzun haberleşme sorunlarını ve elektronik harp kabiliyetinin eksikliğini ortaya çıkardı.
Ayrıca ABD ve AB Ülkelerinin, ülkemizi karşı uyguladığı ambargo olayın
diğer yüzüydü. Bu tip ülkelerle olan ilişkilerde arkadaşlık diye kavramın
geçmediğini siyasi ve askeri yetkililer açıkça anladı. Her şey karşılıklı
menfaatler üzerine kurulmuştu. Duygulara yer yoktu.
Buradan
çıkarılan dersler sonucu, Kara Kuvvetleri Güçlendirme Vakfının öncülüğünde 20
Kasım 1975 yılında ASELSAN kuruldu. İlk kurulduğunda kimse kuruluşun geçen
senelerle birlikte başarısını çok yükseklere taşıyacağının farkında değildi.
2012 senesinde Aselsan ürün yelpazesiyle, Ulusal savunma sanayimizin beyin
kuruluşu veya uçak gemisi olduğunu yerli, yabancı bütün uzmanlara ispatladı.
ASELSAN bünyesinde 4000’e yakın çalışan
personel mevcuttur. Bunların 2200 kadarı mühendis, 1100 kadarı teknisyendir.
Bunun dışında Ankara’nın Macunköy ve Akyurt bölgelerinde tesis çalışmaları
devam etmektedir. Ayrıca Gölbaşı ‘ndaki
büyük tesisin inşaatı devam etmektedir.
Aselsan1998
Yılında Azerbaycan’da ilk yurt dışı şirketi olan ASELSAN-BAKÜ şirketini kurup,
faaliyete geçirmiştir.
ASELSAN son beş yıla baktığımızda, dünyadaki
en büyük 100 savunma kuruluşu arasındadır. Bu sene verilerine göre
76.sıradadır.
Defense News
Top 100 listesine göre Aselsan'ın büyümesi
Yıl
|
Sıralama
|
Ciro
(Milyon Dolar)
|
Kar
(Milyon TL)
|
2007
|
97
|
308.5
|
|
2008
|
93
|
488.2
|
|
2009
|
86
|
643.1
|
|
2010
|
80
|
762.2
|
|
2011
|
76
|
848.4
|
160.7 TL
|
Firma dört ana
grup başkanlığı altında çalışmalarına devam etmektedir.
—Haberleşme ve
Bilgi Teknoloji Grup Başkanlığı.
—Mikro
elektronik, Güdüm ve Elektro-Optik Grup Başkanlığı.
—Savunma Sistem
Teknolojileri Grup Başkanlığı.
—Radar
Elektronik Harp ve İstihbarat Sistemleri Grup Başkanlığı-
Aselsan’ın ürün
yelpazesi bildirilenden fazladır. Ülkemizin ihtiyaçlarına göre projeler
değerlendirilmektedir. Ülkemizin askeri alandaki haberleşme ve radar
ihtiyaçlarını hemen hemen yerli üretimle karşılamak düzeyine Aselsan’ın büyük
katkılarıyla erişmiş durumdayız. Aselsan her yıl ortalama yaptığı
cironun ortalama yüzde 7 kadarını AR-GE çalışmalarını ayırmaktadır.
Bu kuruluşumuzun
yeni teknolojileri kendi kaynaklarıyla üretir hale gelmesi, birçok dostumuz
olan ülke dâhil belirli kesimi rahatsız etmektedir.
Bu yüzden son
zamanlarda Aselsan’a karşı yazılı ve görsel basın aracılığıyla, kamuoyunda
çeşitli itibarsızlaştırma faaliyetleri dış güçler tarafından başlatılmıştır.
Çünkü kendi imkânlarımızla sınıf atlamamız ve bunun farkını varıp, özgüvenimizi
kazanıp ekonomik bağımsızlık yolunda ilerlememiz birilerinin hoşuna
gitmemektedir.
Dünyanın başlıca ülkelerinin gizli deprem teknoloji
çalışmaları bilinmektedir. ABD bunu Haarp projesi, Rusya Ağaçkakan projesi, Çin
ise Meridyen projesi altında yürütmektedir. Aselsan’ın ise bu yönde gizli
çalışmalar yürüttüğünü düşünüyoruz.
Ülkemizin geleceğinin güvenliği açısından
toprak delici tomografi aletinin geliştirilmesi ile ilgili söylentiler
ortalıkta dolaşmaktadır. ABD senatosu 1996 yılında bu çalışmalar için 15 milyon
dolar kadar ödenek ayırmıştı. Bu aletle tahminen en az 3000 metre kadar
derinlikte yeraltında ne olduğunu gözlemliyorlar. Mineraller, tüneller, eski
tarih şehirler ve yeraltında bulunan suları bu alet kolayca tespit etmeyi
sağlıyor.
Pr.Dr. Miktad Kadıoğlu , “Van Gölü Ve Yükselen
Su Seviyesi” makalesinde 8 yılda gölün 4 metre yükseldiğini anlatıyordu. Bu
yüzden Van gölünde 9 milyar tonluk su yükünün fazladan oluştuğunu bildiriyordu.Örnek verdiğimiz yazı "Van Deprem'inden" evvel yayınlanmıştır.
Böyle bir aleti yaptığımızda bunları kolayca tespit edebiliriz. Madenlerimizin
ve enerji kaynaklarımızın yerini kendimiz belirleriz. Bu gün ülkemizde
yabancıların eline geçen maden alanı 150 bin kilometre civarındadır. Aşağı
yukarı yüzölçümümüzün % 18’i kadardır.
İlginci bu şirketlerin çoğu küresel
sermayenindir. Büyük kısmının da dolaylı sahibi Rothschild ailesidir. Nerede
maden ruhsatı almaları gerektiğinin cevabını da ABD uydularının bu aletle
topladığı bilgilerden alıyorlar. Bu kısa bilgilerin bile bize yerli ulusal
savunma sanayinin niye gerektiğini anlatmakta faydalı olacağını umuyoruz.
Makalemiz Aralık
2012’de Barikat 1919 Sitesinde yayınlanmıştır.
Yazımıza 2014 yılında birkaç satır ekleyelim. 2013 sonu yılı
itibarıyla Aselsan’ın net satışı 2 Milyar 200 Milyon seviyesine geldi. 2013
senesinin sonunda AR-GE çalışmalarına ayrılan rakam 730 Milyona yükseldi. AR-GE
için çalışan sayısı 2293 kişiye ulaştı. 50’ye yakın ülkeye ihracat yapıldı.
Çalışan personelin % 60’ı mühendis, % 27’si tekniker ve çalışanların
% 35’i lisansüstü eğitim almış kişilerdir.
Geçen makalemizde yazdığımız ve Milli yazılımlar makalesinde
vurgu yaptığımız, Aselsan’ın üzerinde ilk çalışmaları yaptığı toprak delici
tomografi aletinin
değişik özelliklerini taşıyan hiperspektral kameralarının TÜBİTAK UZAY
mühendisleri tarafından yapımına başlandığı duyuruldu.
Hiperspektral Kameralar genelde – Hedef belirlemede- Madde tanımada-Madde sınıflamada- Yüzey özelliklerinin belirlenmesinde kullanılır. Bizim anlayacağımız dilde tarım, maden, çevre, orman, askeri ve daha değişik alanlarda kullanılır.
Son satırlarda şunu belirtelim. Ülkemizin insanına fırsat ve imkân verilip, güvenilirse ASELSAN’daki
gibi, ilerideki yıllarda dünya teknolojisini kesinlikle yeni buluşlar kazandıracaklarını düşünüyoruz. .
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.